Kutlama konseri, şiir dinletisi ve skeç gösterilerinden oluşan programla Kirkovo (Kızılağaç) ilçesinde Uluslararası Ana Dili Günü kutlandı.

Fotinovo (Çakırlı) köyünde düzenlenen kutlama etkinliğinde Hristo Smirnenski İlköğretim Okulu’nda Türkçe Öğretmeni Zekiye Hasan’ın öğrencileri, okulda zengin içerikli bir program sundular.

Etkinlikte resmi konuklar arasında Türkiye Cumhuriyeti Filibe Başkonsolosluğu Muavin Konsolos Mehmet Ufuk Sağlam, Kirkovo Belediye Başkanı Şinasi Süleyman, Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği eski Başkanı Sami Ali Toraman, Güney Bulgaristan Türkçe Öğretmenler Derneği Başkanı Harun Bekir, Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Kirkovo İlçe Başkanı Ercan Fırıncı ve başka davetliler hazır bulundular.

Belediye Başkanı Şinasi Süleyman, çocukların ve velilerin Uluslararası Anadili Günü’nü tebrik ederek başarılar diledi.


Kaynak:
 Kırcaali Haber

Read More →

Gümülcine Türk Gençler Birliği (GTGB) ‘Balkan Yazarlar Buluşması’ ve ‘Anadil Türkçemizi Beraber Kutluyoruz’ adı altında düzenlediği etkinlikle Moldova’daki Gagauz Türkleri, Batı Trakya Türk Azınlığı üyeleri ile bir araya geldi21 Şubat Perşembe akşamı GTGB lokalinde düzenlenen etkinliğe soydaşlar yoğun ilgi gösterdi. Moldova’daki Komrat Gagauzluk Derneği ile Gümülcine Türk Gençler Birliği işbirliğinde yapılan etkinlikte, Komrat Gagauzluk Derneği Folklor Ekibi ile GTGB Foklor Ekibi’nin gösterileri büyük beğeni topladı.

GTGB’nin ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe GTGB Başkanı Necat Ahmet, Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu, Moldova’dan Gagauzluk Derneği Başkanı Todur Zanet, Dr. İrina Yüsümbeli, Türkiye’den Kırklareli Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Ertuğrul Karakuş, yazar Mehmet Türker, Trakyalılar Vakfı Başkanı Gökhan Özgöç, Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, DEB Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu, Doğu Makedonya Trakya Eyaleti Başkan Yardımcısı Tarkan Multaza, Kozlukebir Belediye Başkanı Rıdvan Ahmet, BİHLİMDER Başkanı Mehmet Emin Ahmet, İskeçe Türk Birliği Başkanı Ozan Ahmetoğlu, Batı Trakya Camileri Din Görevlileri Derneği Başkanı Sadık Sadık, yerel yöneticiler ve soydaşlar katıldı.

NECAT AHMET

Etkinliğin açılış konuşmasını GTGB Başkanı Necat Ahmet yaptı. Bu etkinliği düzenlemedeki amaçlarının, 21 Şubat Uluslar arası Anadili Günü’nü kutlamak olduğunu belirten başkan Ahmet, bundan dolayı Batı Trakya’daki yazarları bir araya getirdiklerini ve bunun yanında bir ilke imza atarak Gagauz Türklerini de bu etkinliğe dahil ettiklerini dile getirdi. Komrat’a gittiğinde Komrat Gagauzluk Derneği Todur Zanet ile tanıştığını hatırlatan Ahmet, daha sonra buradaki müzeyi ziyaret ettiğini belirtti. Komrat’taki temasları sırasında Gagauz Türkleriyle yakından tanışma fırsatı bulduğunu anımsatan başkan Ahmet son olarak, Anadili Günü’nü bugün Gagauzlarla birlikte Türkçeyi kutlamanın ayrı bir gurur olduğunu sözlerine ekledi.

İBRAHİM ŞERİF

“BİZLER GİBİ AZINLIK OLARAK YAŞAYAN İNSANLARIN VARLIKLARINI DEVAM ETTİREBİLMEK İÇİN, ANADİLLERİNE ÇOK ÇOK İHTİYACI VAR”

Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanı ve Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif, tüm katılımcıları selamlayarak başladığı konuşmasında, Gagauz Türkleriyle bazı toplantılarda karşılaşarak yakından sohbet etme imkanı bulduğunu söyledi. Müftü Şerif, “Ne olursa olsun ırk çok önemli değil. Biz hepimiz kardeşiz ama dilimiz ortak olduğu için bir çok konularda birleşiyoruz. Gelen misafirlere bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu gün Ana Dil Günü, herekesin Anadil Günü’nü tebrik ediyorum. Güzel Türkçemizi konuşmamız ve yaşamamız için, ocuklarımıza Türkçe öğretip Türkçe konuşmayı önemsiyorum ve herkese tavsiye ediyorum. Bizler gibi azınlık olarak yaşayan insanların varlıklarını devam ettirebilmek için, anadillerine çok çok ihtiyacı var. Çünkü insanların manevi vatan dediği, maneviyatı, kültürü, benliği ancak dili ile ifade edebiliyor. Dilini kaybeden insanların, dinini de kaybetmesi muhtemeldir. Tarihten de yok olması an meselesidir” diye konuştu.

İRİNA YÜSÜMBELİ

Moldova’dan Gagauz Türklerinden akademisyen Dr. İrina Yüsümbeli söz alarak, kendi tarihlerinden bilgiler verdi. Yüsümbeli, Gagauzluk Derneği çatısı atında biraraya geldiklerini, kendi tarih ve kültürlerini bu şekilde yaşatmaya devam ettiklerini söyledi.

TODUR ZANET

Gagauzluk Derneği Başkanı Todur Zanet tüm katılımcıları selamlayarak başladığı konuşmasında, Gagauz Türkerinin tarih ve kültürlerini yaşatmak adına önemli çalışmalara imza attıklarını söyledi. Bazı çalışmalar yaparak bu kültürlerini kayda alıp kitap haline getirdiklerini anlatan başkan Zanet, bu çalışmalar sırasında her bir Gagauz köyünü ziyaret ettiklerini ve bunun yanında Ukranya ve Bulgaristan’a gittiklerini belirtti.

Ardından Gagauzluk Derneği Folklor Ekibi ve üyeleri kendilerine ait oyunları ve türküleri söyleyerek katılımcılara güzel anlar yaşattılar. Etkinliğin son bölümünde GTGB Folklor Ekibi sahne alarak katılımcılara muhteşem bir müzik ziyafeti sundular.

Etkinlik sonunda Gagauzluk Dernek Başkan ve üyeleri ile Batı Trakyalı yazarlara teşekkür belgeleri verildi.

Read More →
 Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan:
– “Yunanistan’dan beklentimiz FETÖ, PKK, DHKP-C gibi terör örgütü mensuplarının sığındığı güvenli bir ülke haline gelmemesidir”
– “Türkiye olarak Yunanistan ile aramızdaki tüm meselelerin hakkaniyet temelinde, barışçıl şekilde çözülebileceğine inanıyorum”
– “Avrupa Birliği başta vize serbestisi olmak üzere 18 Mart Mutabakatı’ndan doğan sorumluluklarını hayata geçirmemiştir. Biz nasıl sözlerimizi tutuyorsak Avrupa Birliği tarafının da ahdine vefa göstermesini bekliyoruz”
– “İzmir ve Selanik arasında yolcu ve yük taşıma imkanı sağlayacak deniz seferlerinin başlatılması, İstanbul ve Selanik arasında hızlı demir yolu hattı kurulması ve İpsala-Kipi Gümrük Kapısı’nda ikinci köprünün tamamlanmasına dair projeleri görüştük”

ANKARA (AA) – Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yunanistan’dan beklentimiz FETÖ, PKK, DHKP-C gibi terör örgütü mensuplarının sığındığı güvenli bir ülke haline gelmemesidir.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, heyetler arası görüşmelerinin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ortak basın toplantısı düzenledi.

Konuşmasına Başbakan Çipras ve heyetini Türkiye’de görmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başkentimize, ülkemize hoşgeldiniz.” dedi.

Yunanistan’a 2017 yılı sonunda başarılı bir ziyaret gerçekleştirdiklerini ve Çipras ile ziyaret sonrasında da çeşitli vesilelerle bir araya gelme fırsatı bulduklarını dile getiren Erdoğan, bugün yaptıkları görüşmelerde iki ülkenin mevcut ilişkilerini, uluslararası ve bölgesel konuları ele aldıklarını kaydetti.

Yunanistan’ın, Türkiye’nin siyasi, ekonomik, ticari, tarihi, kültürel ve sosyal ilişkilerinin bulunduğu bir komşusu olduğunu dile getiren Erdoğan, “Türkiye olarak komşumuz Yunanistan’la ikili ilişkilerimizi her alanda geliştirmeyi arzu ediyoruz. Türkiye olarak komşumuz Yunanistan’la bu ikili ilişkilerimizde zaman zaman arzu edilmeyen bazı durumlar hasıl olsa da bunları süratle telafi etme imkanlarını bulduk.” diye konuştu.

İki ülke arasındaki ticari ve ekonomik münasebetlerde gelinen noktanın hedeflerin çok altında olduğunu aktaran Erdoğan, “Ticaret hacmimizi bugün bulunduğu nokta itibarıyla 3,5 milyar avro düzeyinde tutuyoruz ki bu, Türkiye-Yunanistan arasında arzu edilen bir seviye değil. Bunu çok daha yüksek bir seviyeye çıkarmamız gerekir.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İzmir ve Selanik arasında yolcu ve yük taşıma imkanı sağlayacak deniz seferlerinin başlatılması, İstanbul ve Selanik arasında hızlı demiryolu hattı kurulması ve İpsala-Kipi Gümrük Kapısı’nda ikinci köprünün tamamlanmasına dair projeleri görüştük. Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyinin beşinci toplantısını da mümkün olan en kısa zamanda gerçekleştirmeyi de hedef olarak belirledik. İnanıyorum ki bu adımların atılmasıyla ticaret hacmimiz kısa sürede daha da artacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

“Türkiye olarak Yunanistan ile aramızdaki tüm meselelerin hakkaniyet temelinde, barışçıl şekilde çözülebileceğine inanıyorum.” değerlendirmesinde bulunan Erdoğan, Başbakanlık döneminden bu yana Yunanistan’la ilişkilerde samimi adımlar atılmasını savunduğunu dile getirdi.

Bu anlayışın sürdürülebilir kılınması için ülkeler arasındaki diyalog kanallarının açık tutulması gerektiğine vurgu yapan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Biz dostlarımızla aramızdaki her türlü meselenin konuşmak suretiyle hal yoluna konulabileceğine inanıyoruz. Yunanistan’da yaşayan soydaşlarımız ve Türkiye’deki Rum kökenli vatandaşlarımız bize göre birer ayrışma değil, aslında iş birliği vesilesidir. Azınlıklarımız bizler için sağlam birer köprüdür. Bu anlayışla görüşmelerimizde karşılıklı vatandaşlarımızın sorunlarını da değerlendirdik. Rum kökenli vatandaşlarımızın durumlarını daha da iyileştirmek için her türlü gayreti gösteriyoruz. Aynı yaklaşım ve zihniyeti Yunanistan’ın da benimsemesini bekliyoruz. Bu noktada Yunanistan’daki kardeşlerimizin yüzleştiği sıkıntıları tüm yönleriyle Sayın Başbakan’a aktardım.”

– “Kıbrıs Türkleri’nin siyasi eşitliği temel parametredir”

Kıbrıs konusunun da ana başlıkları arasında yer aldığını ifade eden Erdoğan, “İçinde bulunduğumuz istişare sürecinin iyi değerlendirilmesi gerektiği kanaatindeyiz. Taraflar yeni bir müzakere sürecine başlamadan ortak bir vizyon, yol haritası belirlemelidir. Neyin nasıl müzakere edileceği, önceden net olmalıdır. Türkiye için Kıbrıs Türkleri’nin siyasi eşitliği temel parametredir. Hangi çözüm modeli olursa olsun bu zaruret gözetilmelidir.” dedi.

Düzensiz göçle mücadelenin iki ülke ilişkilerindeki bir diğer önemli kalem olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:

“Türkiye olarak bu konuda imkanlarımızın üstünde bir yükü taşıyoruz. Malum, Suriye ve Irak olmak üzere yaklaşık 4 milyon şu anda mülteci ülkemizdedir. Bunları konteyner kentlerde, çadır kentlerde misafir etmekteyiz ve şu ana kadar yaptığımız harcamalar 35 milyar doları aşmış vaziyette. Bunun yanında Ege’den ölümlerin önüne geçmek için çok yoğun gayret sarfediyoruz. Sahil güvenlik birimlerimiz her türlü, gece gündüz demeden çalışıyor, yeni acılar, yeni ölümler yaşanmaması için mücadele ediyor.”

Avrupa Birliği ile imzalanan 18 Mart Mutabakatı’nın da yeni göç akımları bakımından caydırıcı bir rol oynadığını ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

“Türkiye geri kabul de dahil olmak üzere tüm yükümlülüklerini yerine getirdi, getirmeye de devam ediyor ancak geri kabul mekanizmasının Avrupa Birliği tarafında sağlıklı bir şekilde uygulanamadığını da görüyoruz. Avrupa Birliği başta vize serbestisi olmak üzere 18 Mart Mutabakatı’ndan doğan sorumluluklarını hayata geçirmemiştir. Biz nasıl sözlerimizi tutuyorsak Avrupa Birliği tarafının da ahdine vefa göstermesini bekliyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüştükleri konular arasında terörle mücadelenin de bulunduğunu anlatarak, Türkiye ve Yunanistan’ın terörün kanlı yüzünü iyi bilen iki ülke olduğunu, bu meselenin komşuluk ve müttefiklik hukuku bağlamında ele alınmasının son derece önem taşıdığını belirtti.

Terörün her türlüsüne karşı kararlı bir şekilde ortak bir tutum sergilemek zorunda olduklarını vurgulayan Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bu çerçevede Yunanistan’dan beklentimiz FETÖ, PKK, DHKP-C gibi terör örgütü mensuplarının sığındığı güvenli bir ülke haline gelmemesidir. Yaptığımız görüşmelerde FETÖ’cü darbecilerin ülkemize iadesine yönelik beklentilerimizi Yunanlı dostlarımızın bir kez daha dikkatine getirmiş olduk. Bu konuda komşumuz Yunanistan’dan daha çok iş birliği bekliyoruz. Milletimizin, şehit ailelerimizin ve 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü alçaklar tarafından yaralanan 2 bin 193 gazimizin beklentisi de budur. İnşallah önümüzdeki dönem bu beklentilerin karşılandığı bir dönem olacaktır.”

Türkiye ve Yunanistan için de fayda sağladığını düşündükleri bu tür temasları her düzeyde sürdürmenin faydalı olacağına inandığını dile getiren Erdoğan, “Özellikle de dini azınlıklar konusundaki açılımlarımızı demokratik anlamda değerlendirme, paylaşma noktasında da müzakerelerimizi gerçekleştirdik.” ifadesini kullandı.

 

Erdoğan-Çipras ortak basın toplantısı (2)
– Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan:
– “Şu anda 15 üyesiyle Sen Sinot Meclisi çalışıyor. Dolayısıyla Lozan’a göre seçimini yapabilecek noktaya gelmiş oldu. Biz de herhangi bir çekincemiz yok, buradan böyle bir talep de gelince Sayın Çipras’ın Ruhban Okulu’nu ziyaret etmesi için ‘hayırlı olsun’ dedik”
– “Siyasetçilerin görevi düşman kazanmak değil, dost kazanmaktır. Biz bu anlayışla siyasetimizi yürütüyoruz, yürütmeye devam edeceğiz”
– “Önümüzde, Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantısı Selanik’te olacak. Toplantıya iş adamlarıyla da beraber gideceğimiz için orada muhakkak anlaşmalar da olacak”
 

ANKARA (AA) – Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 üyesiyle Sen Sinot Meclisinin çalıştığını belirterek, “Dolayısıyla Lozan’a göre seçimini yapabilecek noktaya gelmiş oldu. Biz de herhangi bir çekincemiz yok, buradan böyle bir talep de gelince Sayın Çipras’ın Ruhban Okulu’nu ziyaret etmesi için ‘hayırlı olsun’ dedik.” değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile baş başa ve heyetler arası görüşmesinin ardından düzenledikleri ortak basın toplantısında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çipras’ın “Kürsüye gelirken, Sayın Cumhurbaşkanı bana bugün ‘imzalayacağımız herhangi bir anlaşma yok, belki bir sonraki görüşmemizde imzalayacağımız anlaşmalar olacaktır.” sözlerine karşılık, şunları söyledi:

“Önümüzde, Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantısı inşallah Selanik’te olacak. Büyük ihtimalle o toplantıya iş adamlarıyla da beraber gideceğimiz için orada muhakkak anlaşmalar da olacak. Dolayısıyla Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey’de imzaları atacağız.”

Bir gazetecinin, Çipras’ın Türkiye’ye yaptığı ziyareti neden bu zaman diliminde gerçekleştirdiğini belirterek, konuya ilişkin yorumu sorulan Erdoğan, “Siyasetçilerin görevi düşman kazanmak değil, dost kazanmaktır, onun çalışması içerisinde olmaktır. Aksi takdirde siyaset yapamazsınız, sürekli olarak kan kaybedersiniz. Biz bu anlayışla siyasetimizi yürütüyoruz, yürütmeye devam edeceğiz.” yanıtını verdi.

– “38 bin cilt o zaman kitap vardı”

Çipras’ın, uzun bir süre sonra yapacağı Heybeliada Ruhban Okulu’nu ziyaretine ilişkin değerlendirmesi sorulan Erdoğan, 1971’den bu yana okulun kapalı olduğunu belirtti.

Aslında kapalı oluşunun sebebinin de o zamanki yönetimlere ait olan bir durum olmadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zaten patrikhanenin, oranın işlevsiz hale geldiğini de görmesi sebebiyle adeta kapanmaya yüz tutmuştur.” dedi.

Erdoğan, imam hatip okulunda okuduğu zaman, Heybeliada Ruhban Okulu’nu ziyaret ettiğini anımsatarak, sözlerine şöyle devam etti:

“Dinler tarihi hocamız bizi alıp, oraya götürmüştü ve çok da zeki bir müdürleri vardı. Felsefe öğretmenleriydi fakat çok da zengin bir kütüphanesi vardı. Aklımda kaldığı kadarıyla, az önce ikili görüşmemizde de Sayın Başbakan’a söyledim, kütüphanesinde 38 bin cilt o zaman kitap vardı. Bizim arkadaşlardan bir tanesi şöyle bir muziplik yaptı; ‘Müdür Bey, bu kitapların hepsini okudunuz mu?’ dedi. Müdür Bey de gayet zeki bir cevap vererek, ‘son gelen dergilerden birkaç sayfa kaldı… Oğlum bu kadar kitap okunur mu? dedi.

Bütün öğrenciler ihtiyacına göre burada hangi kitabı okuması gerekiyorsa geliyor, açıyor ve onu okuyor. Şimdi o benim orta öğretimde, imam hatip’te 7. sınıfta filan olduğum dönemdi, hakikaten o günde bile çok az öğrenci sayısına sahipti. 1971’de de orası kapandı.”

– “15 üyesiyle Sen Sinot Meclisi çalışıyor”

Şimdi ise gelinen noktada Heybeliada Ruhban Okulu’nda eğitim-öğretimin olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

“Sürekli Sayın Çipras ve önceki başbakanlar hep gündeme getirdiler, ben de kendilerine sadece ‘Batı Trakya’daki müftüler meselesini önlerine koydum. ‘Siz de gelin şu izi çözün, biz de bu işi çözelim bizim açımızdan bir sıkıntı yok.’ dedim.

Sen Sinot Meclisinde sayısal olarak bir ara 7’ye düşmüşlerdi. Ben Sayın Bartholomeos’a haber gönderdim. ‘Bize bu noktada, Lozan’a göre, Sen Sinot Meclisinde görev alacak din görevlileri verin, ona göre biz bunları vatandaşlığa alalım ve Sen Sinot Meclisini çalışır hale getirelim.’ Bize isimler verildi, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaptık ve şu anda 15 üyesiyle Sen Sinot Meclisi çalışıyor. Dolayısıyla Lozan’a göre seçimini yapabilecek noktaya gelmiş oldu. Biz de herhangi bir çekincemiz yok, buradan böyle bir talep de gelince Sayın Çipras’ın Ruhban Okulu’nu ziyaret etmesi için ‘hayırlı olsun’ dedik ve yarın bu ziyareti gerçekleştirecekler. Ben yine ‘hayırlı olsun’ diyorum.”

Read More →