30 Ocak akşamı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Mehmet Müezzinoğlu 70 kişilik heyetimizi Ankara’da ÇASGEM’de kabul etti.

Akşam yemeğinde Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonuna (BRTK) bağlı derneklerin temsilcileri ile bir araya gelen Müezzinoğlu sorunları dinledi ve  bir sonraki gün yapılacak çalıştay için çözüm önerilerini ilgili bürokratlara iletti.

İkamet tezkeresi ile Türkiye’de bulunan Türk Soyluların hiç bir prim ödemeden çocuklarının sosyal güvenliğinden yararlanarak sağlık hizmeti alabileceklerini, vatandaşlığı bulunmayan ancak 1. Derecede burada akrabası olanlar ise 53 TL aylık prim ödeyerek bir ay sonra her çeşit sağlık hizmetinden yararlanabilmeleri için yasal çalışmaların hazır olduğunu belirttiler.

Sorunları içeren rapor BAL-GÖÇ ve B.G.F Başkanı, BRTK Başkanvekili Prof. Dr. Yüksel Özkan tarafından Bakan Müezzinoğluna iletildi.

31 Ocak tarihinde saat 09.00’ da başlayan toplantı kesintisiz 3 saat sürdü. Toplantıya İçişleri Bakan Yardımcısı Sebahattin Öztürk, Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, İzmir Milletvekili Kerem Ali Sürekli, Samsun Milletvekili Orhan Kırcalı, ÇSGB Uluslararası İsgücü Gen. Müd. Sadettin Akyıl, Nüfus Vatandaşlık İşleri Gen. Müd. Şb. Müd. Bedriye Duman, İçişleri Bakanlığı Gen. Müd. Yabancılar Daire Baş. Hüseyin Havuz ve STK temsilcileri katıldılar.

Toplantının moderatörlüğünü ilgili bakanlık bürokratları ile masaya oturan Yüksel Özkan yaptı ve konular ile ilgili konuşmaları yönetti. Dört ana konuda sorunlar masaya yatırıldı;

  1. Sosyal Güvenlik,
  2. Vatandaşlık,
  3. Oturma izinleri,
  4. Çalışma izinleri.

Konular ile ilgili ayrıntılı sorunlar ve çözüm önerileri ilgili bakanlıkların yetkilerine iletildi. Uzun yıllardır Türkiye’de yaşayan ancak değişik sebeplerden dolayı vatandaş olamayanlar için çözüm önerileri İçişleri Bakan Yardımcısı Öztürk ve ilgili bakanlık bürokratlarına iletildi.

2008 yılında çıkan borçlanma yasasından yararlanamayanlar için yeni düzenlemelerin yapılabilmesi için ayrıntılı bir rapor sunuldu.

Oturma ve çalışma izinlerinin pasaport süresi kadar kesintisiz olarak düzenlenmesi Dernek yöneticileri tarafından ilgililere önerildi. Bu konuda ilgili bakanlık bürokratları toplantı esnasında bir engel olmadığını ve teknik çalışmalarını tamamlayıp Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’na sunacaklarını söylediler.

1989 zorunlu göçü ve ona bağlı parçalanmış ailelerin sorunları etraflı olarak örnekleri ile anlatıldı.

Yukarıda bahsedilen sorunların çözümü konusunda ilgili bakanlıkların yetkilileri ümit verici konuşmalar yaptılar.

 

Kronikleşmiş sorunlara ilişkin kesinlikle çözülmesi gerektiği mesajı heyetimiz tarafından ilgililere iletildi. Mağdurların sayısının az olmasına rağmen sıkıntıların ise çok ciddi olup ailelerin parçalanmasına neden olduğu anlatıldı.

İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık Genel Müdürlüğü ve Arşivler Genel Müdürlüğü tarafından verilmekte olan isim denklik belgeleri artık İl ve İlçe Nüfus Müdürlüklerinden verilebilecektir. Pilot bölge olarak Bursa/Nilüfer seçilmiştir.

Diploma denklikleri ile konu ise YÖK’teki yeni idari yapılanma nedeniyle başka bir zamanda yapılacak toplantıya ertelendi.

Saha çalışmalarının Şubat sonuna kadar tamamlanması konusunda heyetimiz karar aldı.

Tüm bu sorunların çözümü için bugüne kadar iktidar ve muhalefet partileri yetkililerine tarafımızca onlarca rapor sunulduğu belirtilerek kanuni düzenlemelerin en kısa zamanda yapılması konusunda ısrarcı olduğumuz vurgulandı.

Başta ÇSGB Sayın Mehmet Müezzinoğlu’na, İçişleri Bakanlığı Bakan Yardımcısı Sayın Sebahattin Öztürk’e, Milletvekillerine, İlgili Bakanlık bürokratlarına, Dernek, Federasyon ve Konfederasyon heyetine, ÇASGEM yetkililerine, çalıştaya katkı koyan herkese camiamız adına teşekkür eder şükranlarımı sunarız.

Saygılarımla,

Prof.Dr. Yüksel Özkan,

BAL-GÖÇ ve B.G.F Başkanı, BRTK Başkanvekili.

 

 

 

Read More →

Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı ve SİRİZA milletvekili Papadimulis: “Başbakan Aleksis Çipras, ülkelerimiz, halklarımız ve yönetimlerimiz arasındaki gerilim kapanından kaçınmak istiyor. Türk yönetimiyle sıklıkla ve devamlı bir iletişim içinde”

Avrupa Parlamentosu (AP) Başkan Yardımcısı ve SİRİZA milletvekili Dimitris Papadimulis, Türkiye ve Yunanistan arasında son dönemde yaşanan gerginliğe yönelik, “Başbakan Çipras, ülkelerimiz, halklarımız ve yönetimlerimiz arasındaki gerilim kapanından kaçınmak istiyor.” dedi.

AP Başkan Yardımcısı ve Yunan milletvekili Papadimulis, Türkiye ile ilişkiler, Kıbrıs sorunu ve Yunanistan’ın kreditörlerle sürdürdüğü müzakerelere ilişkin AA’ya açıklamalarda bulundu.

Papadimulis, Yunan Savunma Bakanı Panos Kammenos’un açıklamalarının ikili ilişkilere etkisi üzerine bir soruya, “Bu tür hassas konular soğukkanlılıkla karşılanmalı. Bence, iki hükümet için de en iyisi gerilimi tırmandırmamak, polemikten kaçınmak ve ortak, benzer çıkarlarımızın bulunduğu alanlarda çözüm aramak. Belirsizliğin hakim olduğu bir dönemde iki yönetimin de ortak çıkarlara yönelmek için birçok sebebi var.” şeklinde konuştu.

Kammenos, 1 Şubat’ta bir Yunan televizyonuna verdiği mülakatta iki ülke arasındaki gerginlik nedeniyle Türkiye’yi suçlamıştı.

İki ülkenin de farklı türlerde ekonomik sorunlarla karşı karşıya olduğunu ileri süren Papadimulis, “Uluslararası hukuk içerisinde, barışçıl bir şekilde ilişkilere istikrar kazandıran her şey çok olumlu olur. Gerçekçi olmak gerekirse, her alanda anlaşamayız, ama bazı alanlarda birlikte çalışabiliriz. Bir meselede anlaşamıyoruz diye gerilimi arttırarak diğer alanlarda fırsat pencerelerini yok etmek makul olmaz.” ifadelerini kullandı.
Papadimulis, sekiz darbeci askerin Yüksek Mahkeme tarafından Türkiye’ye iade edilmemesine yönelik ise, Yunanistan’da güçler ayrılığı bulunduğu ve hükümetin, mahkemenin kararına yüzde 100 uymak zorunda olduğu değerlendirmesine bulundu.

“ANASTASİADİS VE AKINCI’YA GÜVENMEK EN DOĞRUSU OLUR”

Kıbrıs müzakerelerinin iki ülke arasındaki gerginlikten olumsuz etkilenmesinden endişe duyduğunu kaydeden Papadimulis, “Çözüm bulmak için çok çaba sarf eden ve bu fırsat penceresini heba etmek istemeyen iki lider, Anastasiadis ve Akıncı’ya güvenmek bence iki ülke için en doğrusu olur. 40 yıldır devam eden ve karmaşık olan bu soruna çözüm elbette kolay değil. Ama her iki taraf için de çözüm olumlu sonuçlar getirir. Orada bir çözüm tüm bölgeye istikrar sinyali gönderir.” diye konuştu.

Papadimulis, SiRiZA liderliğindeki hükümetin ve Başbakan Aleksis Çipras’ın Kıbrıs’ta tam anlamıyla çözümü amaçladığını vurgulayarak, “Çipras, ülkelerimiz, halklarımız ve yönetimlerimiz arasındaki gerilim kapanından kaçınmak istiyor. Türk yönetimiyle sıklıkla ve devamlı bir iletişim içinde. Aynısını Türk yönetiminden de görmek önemli.” dedi.

“AB’Yİ BİR HRİSTİYAN GRUBUNA DÖNÜŞTÜRME FİKRİ VAR”

AP’de Türkiye ile üyelik müzakerelerinin dondurulması kararı ve Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği konusunda da değerlendirmelerde bulunan Papadimulis, Birlik içerisinde bazı engeller ve AB’yi bir Hristiyan grubuna dönüştürme fikri olduğunu savundu. AP Başkan Yardımcısı Dimitris Papadimulis, “Avrupa’da yaşayan on milyonlarca Müslüman’ı hesaba kattığınızda, bu tehlikeli bir saçmalıktan ibaret. Bölgedeki krizler, Suriye’deki savaş, ABD’de Trump döneminin getirdiği belirsizlik varken bu dönemde milliyetçi yaklaşımlara yönelmek akıllıca olmaz. Bu ‘kaybet-kaybet’ senaryosu olur.” değerlendirmesini yaptı.
Papadimulis, Türkiye-AB göçmen mutabakatının idari problemlere, gecikmelere ve Yunan adalarında yarattığı sorunlara rağmen çökmemesi gerektiğini kaydetti.

“2015 YAZINI TEKRAR YAŞAMAK HOŞ OLMAZ”

Yunanistan’ın kreditörleriyle devam eden kurtarma paketine ilişkin reform müzakerelerini de değerlendiren Papadimulis, tıkanan ikinci gözden geçirme sürecinin bir an önce tamamlanmasının tüm taraflar açısından en olumlu sonuç olacağını vurguladı.

Papadimulis, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve AB kurumları arasındaki anlaşmazlığın tıkanıklığın ana sebebi olduğunu vurgulayarak, IMF’nin, programa bir avro bile para vermediğini kaydetti. Parayı Avrupalı kurumların verdiğini belirten Papadimulis, üç yıllık memorandumun yarısından fazlasının geçmesine rağmen, IMF’nin henüz programda kalıp kalmayacağına karar veremediğini ifade etti.

Yunanistan’ın IMF’nin programda kalıp kalmamasına ilişkin tercihine yönelik ise Papadimulis , “Kendilerine kalmış. IMF, anlaşmaya göre programın bir parçası. Yunanistan’ın IMF’yi dışlamak gibi bir gücü yok. Katılmak istiyorlarsa kapı açık. Teknik danışman olarak kalmaları da mümkün. Eğer ayrılmak isterlerse de kimse bunu engelleyemez. Ama her halükarda, önemli olan net bir haritamızın olması. Gelecek günlerde, birkaç hafta içinde herkesin adil tavizleriyle olumlu sonuçlar elde edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Papadimulis, Yunanistan gündemiyle 20 Şubat’ta yapılacak Avro Grubu toplantısına ilişkin ise iyimser olduğunu belirtti. Siyasi iradenin ikinci gözden geçirme sürecini Hollanda’daki seçimlerden önce tamamlama yönünde olduğunu söyleyen AP Başkan Yardımcısı Papadimulis, AB için 2015 yazında görülen “Yunan krizinin tekrarının hoş olmayacağı” uyarısında bulundu.

“ERKEN SEÇİM İHTİMALİ SIFIR”

Müzakerelerdeki uzlaşmazlık sebebiyle yaşanan gecikmenin Yunan ekonomisine olumsuz etkileri olduğunu belirten Papadimulis, erken seçim olasılığına ilişkin ise “sıfır ihtimal” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak:http://www.gundemgazetesi.com/haber/detay/2637

Read More →

Soydaşların onurlu mücadelesinin ‘Yiğit’ ismi, Balkanların ve Türkiye’nin “Mümin Agası”, Bal-Göç ve BGF Federasyonu Kurucu Başkanı, Bursa sanayisinin duayen ismi, Penguen Gıda’nın kurucusu, hayırsever iş adamı, BTSO Meclis ve Bursaspor’un eski başkanlarından, Bursa Milletvekili merhum Mümin Gençoğlu aramızdan ayrılışının 24. yıl dönümünde Emirsultan mezarlığında bulunan kabri başında dualarla anıldı.

Anma töreninden konuşan oğlu, Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu Onursal Başkanı ve Gençoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Turhan Gençoğlu, ” Babam Bulgaristan’dan ailesi ile birlikte göç etmek zorunda kalarak Bursamıza sırtında ceketi ile gelip, Bursa ekonomisine çok büyük hizmetler vermiştir. 24 yıl Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda Meclis Üyeliği, 20 yıl Yönetim Kurulu Üyeliği, 3 yıl Oda Başkan Vekilliği ve 3 yıl Oda Meclis Başkanı olarak görev yapmıştır. Bursa eğitimine önderlik ederek yaptırdığı ve kendi adını taşıyan iki okul ile adını eğitim gönüllüleri arasına yazdırmıştır. 1975-1978 yılları arasında 3 dönem Bursaspor Başkanlığı yaparak dönemin en modern tesisleri olan Vakıfköy Tesislerini Bursaspor’umuza kazandırmıştır. Doğduğu topraklarda ki dostlarını unutmayan ve 80’li yıllarda Bulgaristan’da yaşanan asimilasyon ve baskı rejimi altında ezilen kardeşlerimizin sorunlarına çare olmak için, dava arkadaşları ile Bal-Göç’ü kurmuştur. Soydaşlarımız için çok önemli çalışmalar yaparak, soydaşlarımızın sorunlarını gerek uluslararası platformlarda gerekse TBMM’de dile getiren bu çalışmaları sırasında Ankara’ya giderken elim bir kaza sonucu kaybettiğimiz, vatanımıza, ekonomimize, camiamıza ve Bursa için büyük hizmetlerde bulunan, babamızı 24 yıl sonra anmak için yine burada toplanmış bulunmaktayız. Ruhu şad olsun, cennet mekanı olsun, kabrinde huzur içinde dinlensin. Bizleri 24 sene sonra yalnız bırakmadığınız için şahsım ailem ve camiamız adına teşekkür ediyorum.” dedi.

Anma törenine merhum Mümin Gençoğlu’nun oğlu Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) Koordinatör Başkanı Orhan Gençoğlu, kızları Ayşe Sözüçetin, Nurcan Gülerer, Bulgaristan Dost Partisi Genel Başkan Yardımcıları Şaban Ali Ahmet, Mehmet Hoca, Cebel Belediye Başkanı ve Dost Partisi Kırcaali İl Başkanı Bahri Ömer, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Abdulkadir Karlık, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Bal-Göç Genel Başkanı Prof. Dr. Yüksel Özkan, eski Bursa Valisi Zekai Gümüşdiş, eski Bursa Milletvekili Ali Kul ve çok sayıda sivil toplum örgütü başkanları, üyeleri ve sevenleri katıldı. okunan duaların ardından anmaya katılanlar merhum Mümin Gençoğlu’nun mezarına çiçek bıraktılar.

 

Kaynak: Kırcaali Haber

Read More →